Orta Anadolu’da yüksek bir şehir Sivas. Dağları, yüksek platoları ve vadileri on binlerce göçere barınak olmuş, onlarca medeniyet gelmiş geçmiş. Tarihin eski dönemlerinden bugüne eğitime ve öğretime önem verilmiş. Kurtuluş Savaşı’nın ilk adımı burada atılmış, özgürlük tohumları bu şehirden sıçramış tüm yurda.

Tarihi ilkçağlara kadar uzanan Sivas’ta onlarca medeniyet filizlenmiş. Alparslan’ın Anadolu’ya girişiyle birlikte, Türkler’in eline geçen şehirde, bu döneme ait birçok eser bulunuyor. Sahip olduğu tarihi ve kültürel öneminin dışında Sivas’ın insan sağlığını ilgilendiren önemli bir özelliği var : “Balıklı Çermik.”

Balıklı Çermik

Sivas kaplıcalarıyla ünlü bir şehir. Sahip olduğu bu ünü sınırlar ötesine yayılmış durumda.

Bölgenin sıcak sularını, 1800’lü yıllarda komşu köylerden gelen insanlar fark etmişler. 1917’ye kadar bölge sazlıklarla doluymuş. Derken bir gün ayağından yaralanan bir çoban, yarasını suların iyileştirdiğini fark etmiş. Bu, birçok insanın bölgeye gelmesini sağlamış ve küçük havuzların inşasına yol açmış.

1960’lara gelindiğinde, Sivas valiliği konuya el atmış ve tesislerin inşasına başlanmış. Kaplıcanın içinde yaşayan balıkların mucizevi davranışları, suyun iyileştirici gücüyle birleşince, buranın ünü sınırları aşmış.

36-37 derece sıcaklığındaki bu sularda, dişleri olmayan binlerce küçük balık yaşıyor. 2-10 cm. büyüklüğündeki Cyprinide (Sazangiller) familyasından Cyprinion Macrostamus (Beni Balığı) ve Garra rufa (Yağlı Balık) türündeki balıklar, suya girenlerin yaralarını yiyerek besleniyor. Kaplıca suyunun birçok hastalığa deva olduğu anlaşılmış. Tahriş olmuş durumdaki veya herhangi bir enfeksiyondan oluşmuş cilt dokusundaki yaralar, egzama, cerahatli sivilceler, sedef hastalığı gibi cilt hastalıkları; romatizmal hastalıklar, sinir hastalıkları, kırık, çıkık, ezik ve bazı durumlarda kireçlenmeye kadar, bu suyun iyileştirici gücü biliniyor. Kesin sonuç için tam 21 gün burada kalmak, günde üç defa havuza girmek ve iki saat suda kalmak gerekiyor. Ayrıca, sabahları aç karına birkaç bardak şifalı sudan içmek de böbrek hastalıklarına ve ülsere iyi geliyor.

Balıklı Çermik’in ünü sınırları aşınca, Avrupa’dan buraya gelip, balıklardan çalanlar olmuş. Bu balıkları çoğaltmayı başarsalar da, Balıklı Çermik’teki sonuç hiçbir zaman alınamamış. Bunun tek bir nedeni var. O da suyun iyileştirici gücü. İçinde kalsiyum, magnezyum, bikarbonat ve selenyum barındıran su, hücre yenilenmesini hızlandırarak, yaraların iyileşmesini sağlıyor. Bu özelliğiyle balıklı çermik, dünyada tek. Ancak yine de dünyanın bazı ülkelerinde hemşire balıklarımızın görev başında olduğunu söylemek yanlış olmaz. Asya’da ve ABD’de karşılaştığım balıklar, özel havuzlarda ayak bakımı yapıyorlar.

[su_box title=”Nasıl Gidilir?”]Sivas’a 96 km, Kangal ilçe merkezine de 19 km uzaklıkta olan Balıklı Çermik’e karayolu dışında, demiryoluyla da ulaşım mevcut. Kaplıcanın 5 km yakınından Sivas-Malatya demiryolu geçmektedir. Sivas şehir merkezinden Kangal’a, her gün, saat başı otobüs seferleri de mevcuttur. [/su_box]

 

* Coşkun Aral’ın bu yazısı Vira Dergisi’nde yayınlanmıştır.